GELECEKTE BÜYÜMEYİ GÜVENCE ALTINA ALMAK


GELECEKTE BÜYÜMEYİ GÜVENCE ALTINA ALMAK
Yakın zamanda kuruluşunun 100. Yılını
kutlayacak olan ICC barışın tacirleri misyonu
ile başlatmış olduğu görevini bugün Birleşmiş
Milletlerde resmi gözlemci sıfatıyla yer alarak
sürdürmektedir. Bundan sonra da, ticaretin
kolaylaşması için araştırma, analiz, aktif
destek, kural yapıcılığı, standartları oluşturma,
çalışma grupları kurma, ilgili sektörlere katkıda
bulunma ve yol gösterme hizmetleriyle küresel
ticaretin şekillenmesine katkıda bulunmaya
devam edecektir. Bunları yaparken her zaman
pazar ve piyasanın gerçeklerini, beklenti ve
taleplerini göz önünde bulunduracaktır.
ICC Bankacılık Komisyonu tarafından her yıl
ticaretin finansmanı alanında yapılan bir anket
(ICC Survey) çalışması da yukarıdaki
çalışmaların bir parçası olarak artık iş
dünyasının beklediği ve politikalarında dikkate
almaya başladığı önemli bir araç olmaya
başladı.
Geçen yıl için yapılan ve bu yıl yayınlanan raporda, ticaret ve iş dünyası için çok
önemli bilgi ve göstergeler bulunmaktadır. Bu yıl onuncusu yapılan anket “Gelecekte
Büyümeyi Güvence Altına Almak” ismi ile yayınlandı. 91 ülkeden 251 banka ile
yapıldı. Cevap verenler, yaklaşık 9 trilyon ABD Dolarlık bir ticaretin finansmanı işlem
hacmini idare ediyorlar. Çalışmanın çok geniş bir finansal coğrafyayı kapsaması ve
temsil etmesi amaçlandı, büyük ölçüde başarıldı denilebilir. Anket ve araştırmaya
katılan kişilere gönderilen sorular eski yıllarda gönderilen sorulardan daha farklı ve
kapsamlıydı. Bu defa amaç sadece ticaretin finansmanının mevcut durumunu anket
değerleriyle tespit etmek üzerinden analiz yapmak değil aynı zamanda dünya ticareti
ve ticaretin finansmanı konusunda bakış açılarının paylaşıldığı bir platform olmaktı.
Böylece, geleceğe ilişkin öngörü, trend ve eğilimleri de gösterirken politikalarını
belirleyenlere de katkıda bulunulabilecektir. Bu nedenle raporda sadece sayısal veri
ve analizler yer almamakta, bunların yanı sıra sektörde tecrübeli önemli kişilerin
yorum ve yazıları da yer almaktadır. Tüm bunları yansıtmak bakımından raporun
ismi de “Gelecekte Büyümeyi Güvence Altına Almak” şeklinde belirlenmiştir.
Bu raporda öne çıkan, yansıyan, düşünce ve tespitler genelde aşağıdaki
paragraflarda yer almaktadır.
Raporda yer verilen görüşler ve düşünceler stratejileri ileri götürecek, politika ve
düzenlemeleri şekillendirecek, yenilikçi çözümleri ortaya çıkaracaktır. ICC Bankacılık
Komisyonu, her zaman olduğu gibi sektör için kural yapıcılığı, uluslararası standart
oluşturma, düzenleme ve aktif destek faaliyetlerine değinerek ticaretin finansmanının
kapsayıcılığı ile sürdürülebilirliğine katkıda bulunmaya devam edecektir.
ICC misyonu gereği, ticaret ve ticaretin finansmanını aktif olarak destekler ve en üst
seviyelere taşıma gayretini gösterir.
Yeni ICC Genel Sekreteri, John W.H. Denton’un bir konuşmasında belirttiği gibi “ICC,
Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nda gözlemci statüsü olan tek özel sektör
organizasyonudur. Global iş dünyasının hükümetler arası tek sesliliğinin önderidir.
Uzun zamandır global ekonomik büyüme ve daha ileri gelişme hedeflerini
gerçekleştirecek kapsayıcı ve kanıta dayalı politika süreçlerini elinde tutmaktadır.”
Piyasanın önde gelen gözlemcileri; ticaretin finansmanının, yeniden global
ekonominin itici gücü olma rolüne dönmekte olduğunu belirtiyorlar. Korumacılığın
ve izolasyonun yanlış yorumlanmasının sonucu olarak ticaretin finansmanın global
ekonomiye zarar verdiğine ilişkin endişeler olsa da ticaret ve finansmanının
geleceğine ilişkin yapıcı ve olumlu işaretler vardır.
Dünya Ticaret Örgütü (WTO-World Trade Organization) Genel Direktörü Roberto
Azavedo, düzelme ve büyüme konusunda 5 yıllık bir süreye işaret ederek
korumacılığın ve ticaret savaşları riskinin bunları riske attığını belirtirken aynı
zamanda Ticareti Kolaylaştırma Anlaşmasının tarihi başarısının global ticaretin
idaresini ileriye götürme potansiyeline sahip olduğunu da söylemektedir.
ICC ve WTO arasındaki işbirliği, ticaretin finansmanına destek olmakta ve Küçük
Ölçekli firmaların finansmana ulaşmasına katkıda bulunmaktadır.
WTO’ya göre yanlış bilgilendirmeler ve piyasa düzensizlikleri arasında ticaret ve
ticaretin finansmanının işler üzerindeki etkileri konusunda tartışmalar olsa da
bunlar ticaretten değil, teknolojiden kaynaklanmaktadır. Bu yıl Çin’de 400.000 den
fazla iş robotu sahaya inecektir. Çin’ in akıllı fabrikaları, teknoloji ve otomasyonun
etkili potansiyelini göstermektedir. Teknoloji istihdam kaybı anlamına gelmemelidir,
Dünya Bankasının verilerine göre bile teknolojinin istihdam üzerindeki riski
gelişmekte olan ekonomilerde bile %2 ila %8’i geçmemektedir.
Kadınların finansmana ulaşması ve ticaret yapması, açıkları kapatmak, düzlüğe
çıkmak ve iş yapmak açısından son derece önemlidir. Gelişmekte olan ülkelerde bu
daha da önemlidir. Geçen yıl Buenos Aires’te WTO tarafından yayınlanan 120 ülkenin
desteklediği bir deklarasyon ile bu konu ifade edilmiştir. Dünya Bankası analistleri
ekonomik büyüme öngörmektedirler, özellikle gelişmekte olan ülkeler ile yükselen
pazarlarda bunu beklemektedirler. Dünya bankası analistleri 2018 ve 2019 için
Gayrisafi Yurtiçi Hasıla (GDP-Gross Domestic Product) bazında %3.6 büyüme
beklerken, yükselmekte olan Asya için bunu %6.5 olarak tahmin ediyorlar. Dünya
ticareti önceki beş yıla göre daha hızlı gelişme göstermiştir, ilk 10 ayda yaklaşık %4.5
gibi. Ticaretin büyümenin motoru olacağına dair sinyaller verdiğinden dolayı
yapılacak çok şey vardır, bundan dolayı global ticaret ve ekonomik sistemin akıllıca
idare edilmesi her zamankinden çok daha fazla önem arz etmektedir. Boston
Consulting Group (BCG)’un tahminlerine göre gelecek üç yılda ticaretin finansmanı
gelirleri 48 milyar Doları bulacaktır, global ticaretin akışı 2026’ya kadar 24 trilyon
gibi bir rekoru görecektir.
SWIFT verilerine göre halen ticarette en fazla ve sık kullanılan para cinsi Amerikan
Dolarıdır, öyle ki açılan akreditiflerin %83’ü Amerikan Doları cinsindedir. Avro ikinci
sırada olmakla birlikte açık bir ara ile %9’un altındadır, Çin parası RMB %3’den daha
az bir kullanıma sahiptir. SWIFT verileri, ticaretle ilgili para hareketlerinde Amerikan
Dolarının ciddi bir hâkimiyetinin söz konusu olduğunu göstermektedir. Buna
HAZIRLAYAN: ABDURRAHMAN OZALP (ICC TÜRKİYE) 3
rağmen, özellikle SWIFT’in MT400 ve MT700 gibi mesajlarının kullanılmadığı alanlar
dikkate alındığında Çin parası (RMB)’nin de hızlı ve yaygın bir kullanım gösterdiği
görülmelidir.
Makro seviyeden bakılacak olursa gidişat kötü değildir, ekonomik büyüme ve
düzelmeye ilişkin olumlu sinyaller vardır. Ayrıca geleneksel ticaret ve tedarik
zincirinin finansmanının potansiyeline ilişkin olarak ta olumlu göstergeler
mevcuttur. Burada Geleneksel Ticaret; Ticari Akreditif, Garanti, Standby ve Tahsil
gibi araçları temsil ederken Tedarik Zinciri Finansmanı; Alacak, emtia, dağıtımcı
finansmanı, Faktöring, Forfaiting, Leasing gibi araçları kapsamaktadır. Kötümser
taraftan bakılacak olursa; global düzelme halen sarsıntı ve şoklara açıktır. Bunlar;
korumacılık, uluslararası ticareti kısıtlayan önlemler, uluslararası ticarete ve sınır
ötesi yatırım akışına dar bakış açısı gibi durumlardır. Bu konuya WTO DirectorGeneral, Roberto Azevedo şöyle değinmektedir: “Ticaretin finansmanına ilişkin olarak
karşılanmayan talepler küresel ticaret ekonomik büyümede büyük kayıplara neden
olmaktadır, ancak uluslararası camianın birlikte attığı adımlar, yaptığı çalışmalar ve
gösterdiği çabalar ticaretin finansmanını düzeltecektir.”
Ticaretin finansmanı; Pazar araştırmaları ve veriler
Ankete katılanların %47’si geleneksel ticaret finansmanı ile tedarik zinciri
finansmanın aynı iş birimi altında organize edildiğini belirtmiştir. Araştırma halen
%85’lik bir kesimin geleneksel ticaret finansmanına yoğunlaştığını, %15’lık bir
kısmın tedarik zinciri finansmanı ile ilgilendiğini göstermiştir. Oysa bu durum gerçek
hayat ile uyuşmuyor, zira ödemelerin yaklaşık %80’den fazlası açık hesap (mal
mukabili) için yapılıyor ki bu tedarik zinciri finansmanı mekanizmasına daha
uygundur.
Gelecekte kazanç nereden gelecektir?
Korumacılık, dönüşüm teknolojileri, değişen ekonomik trendler ne olacak? Ticaret ve
ticaretin finansmanı alanında global bir belirsizlik var. Bu durumda bankalar
geleceğe nasıl bakıyor? Gelecekte büyüme nasıl güvenceye alınacak?
Yeni yerler … yeni oyuncular : daha geniş coğrafyaya yayılmak … banka olmayan
kurumlar vs.?
Uluslararası ticarette büyüme ve gelişim açısından bankalara gelecekte gelişme ve
strateji olarak odaklanacakları alanların ne olacağına ilişkin soruya aşağıdaki
dağılımda cevaplar alınmıştır.
Gelecek 12 ay
(%)
Gelecek 1-3 Yıl (%) Gelecek 3-5 yıl (%)
Geleneksel
Ticaretin
Finansmanı
72 32 5
Tedarik Zinciri
Ticaretin
Finansmanı
42 38 18
HAZIRLAYAN: ABDURRAHMAN OZALP (ICC TÜRKİYE) 4
İşlem Bankacılığını
Yönelik Yapısal
Organizasyonel
Yenilikler
33 43 24
Yeni Sektörleri
Finanse etmek
32 47 21
Dijital ve Online
Ticari Platformlar
29 29 26
Banka ve
FinTechs’ler
arasında Stratejik
Ortaklık
27 43 30
İlave Ticaretin
Finansmanı
yaratma
bakımından Banka
olmayan
sermayenin önemi
23 29 48
Faaliyet alanında
coğrafi değişiklik
21 36 42
Yükselen
Teknolojiler,
Blockchain gibi
17 38 46
Diğer 30 50 20
Büyüme Yolunda Ticaretin Finansmanı Önündeki Engeller Neler Olabilir?
Endişe Yok Çok Endişeli Yorum Yok
Uyum ve
Regülasyonlar
6 93 1
Uyum ve
Terörizmin
Finansmanı ve
Uluslararası
Yaptırımlar
13 87 0
Banka
olmayanların ve
Teknoloji
Firmalarının
32 66 2
HAZIRLAYAN: ABDURRAHMAN OZALP (ICC TÜRKİYE) 5
Rekabet ve Yıkıcı
Teknolojileri
Korumacı ve
Ticareti Kısıtlayıcı
Önlemlerin
Artması
33 65 2
Dengesiz Emtia
Piyasaları
34 64 2
Sermaye Kısıtları 34 64 2
Uzmanların
sayısında azalma
34 63 3
Eski, mevcut
teknolojiler
38 54 8
Ticaretin Akış ve
Yollarından
değişiklik
48 48 4
Bankaların üçte ikisi geleneksel ticaret finansmanında artış olduğunu belirtirken
tedarik zinciri finansmanı kayıtları olduğunu bildirenlerin %43’ü işlerinin bir önceki
yıla göre artış gösterdiğini söylemişlerdir.
Katılımcıların %83’ü bir yılda en az yeni bir müşteri edindiklerini söylemişlerdir.
Dijital ticaret ve ticaretin finansmanı, katılımcılar arasında ilk akla gelen konu
olmuştur.
Ticaretin finansmanı için dijitalleşme söz konusu olduğunda dijitalleşmenin çok
gerekli olduğu konusunda herkes mutabıktır, ancak sahaya inildiğinde durum
düşünüldüğü gibi değildir. Özellikle kağıt belgelerin dijital ortamda doğrulanması ve
kaldırılması konusunda ilerleme çok yavaş seyretmektedir. Birçok banka
dijitalleşmeye birkaç yıl arayla uzaktadır, yani halen çok uzaklar.
ICC Anketinde katılımcıların dijitalleşme konulu soruya verdikleri cevapların dağılımı
aşağıdaki gibidir:
%
Dijital çözümleri başarıyla uyguladık ancak henüz yeterli faydayı
elde edemedik
3
Dijital çözümleri başarıyla uyguladık, zaman ve maliyet tasarrufu
sağladık
9
HAZIRLAYAN: ABDURRAHMAN OZALP (ICC TÜRKİYE) 6
Henüz dijital çözümleri uygulamaya çalışıyoruz 13
Dijital çözümleri uyguladık, iyileşme için henüz mahal vardır 36
Dijital çözüm önümüzdeki 1-2 yıl için gündemimizdedir 30
Dijital çözümler şu anda gündemimizde yoktur 7
Diğer 3
Katılımcıların yaklaşık yarısı, teknolojik çözümleri uyarlama sürecinde olduklarını
bildirmişlerdir.
Genelde orta vadede dijitalleşmenin mümkün olabileceği kabul edilirken
katılımcıların sadece %15’i dijital bir dönüşümün satışları artıracağını bildirmiştir.
Çalışma ayrıca mevcut durumu da ölçmüştür, katılımcıların %12’si teknolojik
çözümleri uyguladıklarını, bunlardan %9’u maliyet ve zaman tasarrufu
sağladıklarını, müşteriyi tanıma süreçlerinde iyileşme yaptıklarını bildirirken, %3’ü
henüz bir fayda elde etmediklerini, %49’u henüz uygulama ve iyileştirme aşamasında
olduklarını ve %30’u 1-2 yıl içerisinde gündemlerine alacaklarını bildirirken %3
dijitalleşmenin gündemlerinde olmadığını bildirmiştir.
Kâğıt, ticaret işlemlerinde halen yaygın olarak kullanılmaktadır. Ankete katılanların
en az %35’i kâğıdın başlangıç ve devam eden süreçlerde kaldırılması gerektiğini,
%52’si finansman işlemlerinde kullanılan kâğıt belgelerin doğrulanması için bir
çözüm mekanizmaları olmadığını bildirmişlerdir.
Bu sonuçlar, global ticari trendlerle çelişkili gözükmektedir, çünkü ödemelerin
zorluklardan veya çeşitli nedenlerden dolayı açık hesaba kayması ve onun uzantısı
olarak tedarik zincirine doğru gitmesi bu sonuçları biraz daha farklı göstermesi
gerekirdi. Bunun nedeni katılımcıların profili ve/veya tedarik zinciri finansmanın
birkaç büyük global banka grubuyla sınırlı kalması olabilir. Daha ileri analizlerin
yapılması gerekebilir. Katılımcıların çoğunun geleneksel ticarettin finansmanı ve
tedarik zinciri finansmanı için aynı kredi ve risk politikalarını kullandıkları
söylemeleri zaten bu konuda bir karışıklık olduğunu ve bu ayırıma gitmediklerini
göstermektedir. Mevcut haliyle uygun olabilir, ancak gerçek anlamda bir tedarik
zinciri uygulaması yapmak gerekirse buralarda ayırıma gitmek gerekir, zira her
ikisinin konusu finansman olmakla birlikte birbirlerinden gerek operasyon gerekse
de değer bakımından farklıdırlar.
İhracat Kredi Kurumları (ECA-Export Credit Agencies), global ticaretin akışının
sağlanmasında ve riskin idare edilerek riskli yerlere finansman sağlanmasında
önemli kurumlardır. Aynı şekilde Çok taraflı Kalkınma Bankaları (MDBs-Multilateral
Development Banks) da ECA’ların rolüne yakın yapıları ve ticari kar amacı gütmeyen
misyonları ile kriz dönemlerinde piyasaya ekstra bir kapasite getiriyorlar. Kalkınma
Bankaları ihtiyacı olan ülke ve bölgelere riski azaltma ve garanti programlarıyla
destek olurken kadrolarına finansal teknik bilgi desteği de sağlıyorlar. Böylece özel
bankalar gelişmekte olan pazarların riskini alabiliyor ve finansman ihtiyacını
karşılayabiliyorlar. Bu durum geleneksel ticaretin finansmanı ve tedarik zinciri
HAZIRLAYAN: ABDURRAHMAN OZALP (ICC TÜRKİYE) 7
finansmanı içinde aynı oranda geçerlidir. Geçen on yılda Kalkınma Bankalarının
desteği ile yapılan iş, sınır ötesi 100.000 işlem ile 168 milyar Amerikan Dolarından
fazladır. Sadece 2017 senesinde finans programları ile en büyük açığı olan yerlere
sağlanan destek 11.720 sınır ötesi işlem ile 30 milyar Amerikan Dolarından fazla
olmuştur. Buna bir örnek yakın zamanda Afrika Kalkınma Bankası tarafından
uygulanan finans programıdır ki Afrika ekonomisinin uluslararası ticaret yapmasına
vesile olurken aynı zamanda ticaretin finansmanından fayda elde etmesini de
sağlamıştır. Afrika Kalkınma Bankası (AFDB-African Development Bank) işe
başlamasından bu yana 1650 ticari işlemle 6.6 milyar Amerikan Doları tutarında
işleme aracılık etmiştir. 30 Afrika ülkesinde 100’den fazla finansal kurum vardır,
ancak çoğunun mali durumu zayıf ve kırılgandır. AFDB’nin 2017 için yayınladığı
rapora göre bu programlardan faydalanan ülkeler şunlardır; Gine, Liberya, Gambiya,
Etiyopya ve Zimbabve. Asya Kalkınma Bankası, İslam Kalkınma Bankası, EBRD gibi
kalkınma bankaları da benzer görevleri ifa etmektedirler. Bu bankalarda finansman
desteği dışında teknik eğitim desteği, pazarı anlama, karşılanmayan ihtiyaçları
belirleme, veri toplama, araştırma gibi destekleri vermektedirler.
Çok taraflı Kalkınma Bankalarının etki ve kapsama alanı yerel değil, küreseldir. IFC,
Küresel Ticaretin Finansman Programı ile 85 ülkede 57.000 işlemle 64 milyar
Amerikan Doları değerinde iş yapmıştır.
İş dünyasında, tamamen risksiz iş yapma istekleri ile uyum (compliance) konuları
endişe yaratmakta, iş yapmayı zorlaştırmaktadır. Aynı durum EBRD gibi pozitif
politikalar geliştirmeye çalışan, pazarda aksayan yerleri ve açıkları bulmaya çalışan,
düzeltmek/kapatmak konusunda her türlü çabayı gösteren takdire şayan kurumlar
için de geçerlidir.
Düzenleme ve Uyum
Mevzuat ve Uyum (compliance) ve bunlara göre sermaye yeterliliği, kara paranın
aklanmasını önleme, müşteri durum tespiti, yaptırımları izleme gibi uygulamalar
uluslararası ticaret ile ilgili faaliyetlerin tam merkezinde yer alır. Bunlara riski
azaltma ve ticaretin finansmanı faaliyetleri dâhildir. Kısacası “Uyum (Compliance)”
konusu her yerdedir. ECA’ler, bankalar, uzun/kısa dönemli işlemler, finansal
dokumanlar, operasyonlar, müşteriler, kişiler, araçlar, aracılar fark etmiyor, hepsi
işin içerisindedir. Bankaların “uyum” kontrollerini yapabilmeleri için çok geniş kadro
ve teknik altyapılarını kurmaları gerekir. Neredeyse her bankada bir uyum
(compliance) imparatorluğu vardır. Uyum konusu sadece bankalar için değil ticaretle
ilgili tüm kişi, kurum ve kuruluşlar için de geçerlidir. Uyum kriterleri ve uygulaması
aslında global ticaretin sağlıklı yapılması ve büyümesi için gereklidir. Böylece temiz
ve gerçek ticaret yapılır, ancak operasyonel yük, maliyet ve gecikme getirdiği de
gerçektir. Sonuçta, uyum konusu uluslararası ticareti bir taraftan temizlerken bir
taraftan da ağırlaştırıyor, maliyetini artırıyor. Buna rağmen “Uyum”dan
vazgeçilemeyecek gibi görünüyor. Uyum konusunu her yerde aynı yaklaşımla
uygulamak doğru değildir, her iş ve işlemin durumu farklıdır. Bazı işlemlerde çok
katı uygulamak gerekirken bazı durumlarda esnek olmak gerekir. Kredili işlemlerde
daha esnek, içerisinde kredili işlem olmayan tedarik zinciri süreçlerinde daha katı
uygulamak uygun olabilir, kredili işlemler uyum açısından daha az risk içeren
işlemlerdir, zira öncesinde bir kredi süreci vardır. Oysaki tedarik zinciri sürecinde
bulunan birçok işlem bireyseldir, öncesi ve tarafları bilinmemektedir, o anda
bankanın karşısına çıkmıştır. Örneğin; Peşin ithalat veya Vesaik mukabili bir bedelin
HAZIRLAYAN: ABDURRAHMAN OZALP (ICC TÜRKİYE) 8
transfer edilmesi gibi. ICC UK Başkanı Sir Michael Rake’ye göre bunun adı oransal
uygulamadır.
Asya Deloitte’den Ivan Zasarsky’ye göre şimdiye kadar kara paranın aklanması,
terörizmin finansmanı ve yaptırımlar konusunda en etkin mücadele, ticaretin
finansmanının uyumu üzerinden şeffaflık ve yeterlilik bakımından üç yöntemle
yapılmıştır. Bunlar; Blockchain, Veri Analizi ve Robotik Otomasyondur. Uyum
konusunda daha çok başarı için bankalar, düzenleyiciler, taşıma firmaları,
gümrükler, limanlar ve diğer ticaretle ilgili tarafların işbirliği yapması mümkün
olduğu kadar mevzuatın izin verdiği ölçüde müşteri gizliliği ve ticari sırların ihlal
edilmeden müşteri tanıma kayıtlarının, işlem konusu mal hareketlerinin (aktarma,
limanlara giriş, gemi vs.) paylaşılması gerekir.
Oxford Üniversitesi Profesörlerinden Christopher Hodges ve Ruth Steinholtz biraz da
“etik”in önemine değiniyorlar. Uyum ve düzenlemelerin başarı veya başarısızlığının
temeli şirket kültürüne dayanır. Şirket kültüründe etik varsa birçok düzenleme ve
uyum kendiliğinden başarılı olur. Etik değerleri, düzenlemelere yerleştirmek,
yedirmek ve dönüştürmek gerekir. Ethical Business Regulations (EBR)’nin de her
zaman dile getirdiği gibi cezaların büyüklüğü, uyumu tam ve devamlı olarak
sağlayamaz, bunun için etik değerlerin davranışlara dönüştürülmesi gerekir.
Rapor, banka olmayan sermayenin de uluslararası ticareti finanse etmesinin
önemine dikkat çekmektedir. Ticaretin finansmanı yatırım yapılabilir, varlık
yapılmaya çalışılıyor. Zaten nakit zengini yatırımcılar portföylerini optize[BY1] etmek
için ticaretin finansmanını çekici buluyorlar.
Teknoloji ve Dijitalleşme
Teknoloji ve dijitalleşme de uyum düzenlemeleri gibi ticaretin finansmanı ile
bağlantılı olarak çok ilgi gören ve dikkati çeken bir konudur. Bankacılığın zaman
geçirmeden teknolojinin önem ve rolünü ticaretin finansmanı ile ilgili olarak bilinen
mevcut iş modelleri üzerinde yeniden değerlendirmesi gerekir. Teknoloji birden bire
farklı durumları ortaya çıkartabiliyor, henüz kendini tam olarak kanıtlayamamış
dağıtık yapı teknolojisinin kökten yıkıcı yani mevcudu kaldırıp yerine aynı işi farklı
şekilde yapabilen bir teknoloji koyabileceği olası gözükmektedir. Bu konuda ICC
Bankacılık komisyonu Başkanı, David Schmand’ın dijital devrimin arifesinde bir
işbirliği çağrısı vardır. Bankacılık Komisyonu Dijitalleşme Gruplarının, iş dünyasının
endüstri uzmanları ile yaptığı tartışmalardan çıkan sonuçlara göre Robotik İşleme
Otomasyonu (RPA-Robotic Process Automation) ve Öğrenen Makine (ML-Learning
Machine) teknolojilerinin artık ticaretin finansmanında kullanılabilecek kadar
olgunlaştığı görülmektedir. Bu teknolojiler ile ticaretin finansmanı işlemlerinin ve
uyum kontrollerinin otomatikleştirilmesi mümkündür. Teknolojinin kullanılması ile
insan müdahalesi en aza inecek, %60 işleme zamanı, %70 inceleme ve veri girişi
yapan insan kadrosu tasarrufu sağlanacaktır. Bankacılık Komisyonu Çalışma
Grubunun tahminine göre, belgeli işlemlerde dört milyar kağıt sayfası işleme alınıyor.
Dijital çözümler ile kâğıt ortadan kalkacak, her an güncel kalınabilecek, uyum
kontrolleri ve işlemlerde elle müdahale veya hata yapma riski azalacaktır. ICC
Dijitalleşme Çalışma grubunun hedefinde ICC kuralların elektronikleştirilmesi,
elektronik ortamlarda kullanılabilmesinin sağlanabilmesi, BPO (Bank Payment
Obligations) kurallarının gözden geçirilmesi, BPO’dan alınan derslerin teknoloji yönlü
inovasyon, dönüşüm ve dijital belgelere uygulanması vardır. Çalışma grubunun
gözlemi şudur; özellikle bankalar ve teknoloji firmalarının inisiyatif aldığı
HAZIRLAYAN: ABDURRAHMAN OZALP (ICC TÜRKİYE) 9
dijitalleşmenin değerini daha çok ticari işlemlerin sürecinde ve kurumsal müşterilere
göstermesi gerektiği yönündedir. Hukuki tarafta, Mayer Brown’ın ortağı Angelina
Chia, hukuklar arasındaki çelişkilere ve dijital ticaretin finansmanı için iyi
düzenlenmiş sözleşmelerin önemine dikkat çekmektedir. Akreditiflere tutarlı ve
düzgün şartların yazılması gerektiğinden bahsetmektedir. Elektronik sözleşmelerin
üzerinde çalışacağı elektronik platformların ve elektronik imzaların yasal statülerinin
belirlenmesi, ICC, UNCITRAL gibi kurumların model sözleşmelerine atıf yapılma veya
direkt kullanılma durumlarını tanıyacak biçimde yapılandırılmaları gerekir.
Uluslararası Ticaret ve Forfaiting Birliği (ITFA-International Trade and Forfaiting
Association) Başkanı Sean Edwards’e göre forfaiting işlemlerinde güven ve
verimliliğin sağlanması için kıymetli evrakların dijitaleştirilmesinin ve Blockchain(*)
teknolojisinin potansiyel faydaları vardır. Blockchain’nin ticaretin finansmanı
ekosistemine çok faydası olacaktır.


Blockchain Nedir?
Türkçe’ye “Bağlı Kayıtlar dizisi” veya “Bağlı işlem blokları” veya “İşlem Blok Zinciri”
şeklinde çevrilebilecek “Blockchain”, internet ve özel bilgisayar ağları üzerinde işlem
kayıtlarını tarihçeleriyle birlikte geriye dönük olarak değiştirilemeyecek ve
silinemeyecek biçimde birbiriyle bağlantılı işlem blokları halinde saklayabilen,
istendiğinde ulaşılabilen, denetlenebilen, programlanmış işleri yapabilen ve internet
veya özel bilgisayar ağları üzerinde çalışabilen WEB (World Wide Web)’den farklı yeni
bir teknolojidir.
Blockchain, basit olarak işlem kayıtlarını tutan küresel açık bir hesap defteri olarak
bilinmekle beraber aslında bunun çok ötesinde esnek yeni bir teknolojidir; bilgileri
şifreleyerek saklayabilir, havale, devir, takip, tevsik, doğrulama işlemleri yapabilir,
programlanan iş ve işlemleri yürütebilir, yönetim ve ticaret işlerinde kullanılabilir.
En önemlisi bir çok yerde aracıları ortadan kaldırır, yüksek güvence ile veri ve bilgi
alışverişine imkân verir. Durum böyle olunca da başta finans olmak üzere tüm bu
konuları yeniden düşünmek gerekir. Blockchain, üzerinde kullanılan yazılım ve
uygulamaya göre yetenek kazanır. Basit yazılımlar ile sadece havale, saklama ve
doğrulama işleri için kullanılabilirken daha ileri profesyonel yazılımlar ile daha ileri
finansman ve hukuk işlerinde kullanılabilir. Örneğin, bir bahis işinde, bir Akreditif
veya bir BPO (Bank Payment Obligation) veya bir noterlik işleminde kullanılabilir.
Bugün internet üzerinde web teknolojisi ile birçok ticaret ve bankacılık işlemi
yapılabilmektedir. Blockchain ile bunun çok daha fazlası daha hızlı daha güvenli ve
daha ucuz yapılabilecektir. Uzmanlara göre web teknolojisi bir dalga ise Blockchain
bir tsunamidir. Blockchain’in başta finans dünyası olmak üzere pek çok alanda köklü
değişikliklere yol açacağı ve bu nedenle her yenilikte olduğu gibi dirençle
karşılaşacağı açıktır. En çok bilgi güvenliği ve bankalar gibi kurumları tehdit ederken
bazı aracıları ortadan kaldırırken bazılarına da yeni imkânlar getirecektir. İki kişi
kendi bilgisayarlarıyla uçtan uca güvenli havale yapabiliyorsa bir bankaya komisyon
ödemesinin anlamı yoktur, aynı şekilde bir akreditif ve BPO için SWIFT kullanmaya
gerek yoktur veya bir doğrulama/tasdik/onay için notere gerek olmayacaktır.
Bankalar başta bu gücü küçümsediler, ancak son zamanlarda bu gerçeğin farkına
varıp iş birliği yapmaya ve bu yeni teknolojiyi kullanma eğilimine girdiler. Bu durum
şimdilik sadece finans sektörü için geçerli gözükürken ileride diğer birçok sektör
içinde geçerli olacaktır.

Blockchain teknolojisi gerek noktadan noktaya aracısız çalışma özelliği ile gerekse de
kullandığı çok sağlam algoritmik şifreleme ve doğrulama yöntemleri ile web
teknolojisine göre çok daha güvenli, kolay ve hızlı bir teknolojidir. Her yeni teknolojide
olduğu gibi bu yeni teknolojinin de karşılaşacağı zorluklar olacaktır, bunların
başında da bilgi eksikliği, standart olmayan uygulamalar, endişe ve ön-yargılar
gelecektir. Blockchain üzerinde çalışmak üzere geliştirilen yazılım ve uygulamalar
standart değildir, bu nedenle anlaşılmaları kolay olmamaktadır. Örneğin; IBM,
Etherum, Ripple vs. Diğer taraftan, başlangıçta yasal görülmeyen işlerde
kullanılması, sadece Bitcoin ile anılması ve halen o işleri çağrıştırması da
Blockchain’e mesafeli yaklaşılmasına neden olmaktadır. Bu nedenlerden dolayı önce
yanlış bilinen bazı konuları aydınlatmakta fayda vardır. Bunlar;
1-Blockchain sadece yeraltı dünyası ve yasadışı işler ile mi ilgilidir?
Hayır, bu teknoloji sadece yeraltı dünyası ve yasadışı iş yapan kişilerin kullandığı iş
ve işlemlerle ilgili değildir, herkes kullanabilir, sonuçta bir teknolojidir, nasıl
kullanılırsa öyle olur. Devlet ve özel sektör işlerinde rahatlıkla kullanılabilir. Önemli
olan teknolojik ve yasal altyapısının kurulmasıdır.
2-Blockchain sadece dijital para (Bitcoin, Litcoin, Ether vs.) havale ve diğer
işlemlerde mi kullanılabilir?
Hayır, blockchain kullanımı sadece dijital para ile yapılan havale ve diğer işlemler
sınırlı değildir. Çoğu zaman bitcoin ile karıştırılır, oysaki blockchain bir para değil,
bir alt yapıdır. Çok geniş kullanım alanları vardır. Bu nedenle değişik amaçlar için
geliştirilmiş 3 sürümü vardır, ileride ihtiyaca göre artabilir. Bunlardan ilki
Blockchain 1.0 sadece para ve ödeme işlemleri ile ilgiliyken Blockchain 2.0 akıllı
sözleşme ve belge doğrulama işlemleri için uygundur. Blockchain 1.0 üzerinde
uygulamalar ile ile SWIFT ve banka kullanmadan para havalesi yapılabilir.
Blockchain 2.0 ile akreditif açılabilir ve diğer finansman ürünleri akıllı sözleşme
haline getirilerek kullanılabilir. Blockchain 3.0 yönetim ve çözüm işleri için
kullanılabilir, örneğin, IK uygulamaları, Noterlik işlemleri, e-devlet işleri vs.
Nasıl çalışır?
Birbirine bağlı bilgisayar ağları üzerinde merkezi olmayan dağıtık bir yapı ile amaca
uygun yazılmış yazılımlar aracılığıyla çalışır. Kullanıcılar uygun bir yazılımı
kullanarak işlemlerini Blockchain’e gönderirler. Bunun için özel ve açık anahtara
sahip olmak gerekir. Bu anahtarlar cüzdan programları aracılığıyla kolaylıkla
üretilebilirler. Bir işlemi alabilmek için açık anahtar ile oluşturulan adres bilgisini
göndericiye vermek yeterlidir. Gönderici özel anahtarı ile imzaladığı işlem bilgilerini
Blockchain ortamına gönderdikten sonra o işlem bilgileri 64 karakterden oluşan bir
özet haline getirilir. Buna “Hashing” denir, oluşturulması kolaydır, ancak özel
anahtar gerekli algoritmik hesaplamalar olmadan çözülmesi mevcut teknoloji ile
mümkün değildir. Bu nedenle güvenlidir. İşlem bir kez özet (hash) haline geldikten
sonra avcı programlar aracılığıyla ağ üzerinde görevli bilgisayarlar tarafından alınır,
analiz edilir, doğrulanır, konsensüs sağlanır ve geriye doğru değiştirilemeyecek
biçimde zaman bilgisi eklenerek ilgili işlem blok zincirine eklenir. Konsensüs için
Bizanslı Generaller problemini esas alan bir şifreleme algoritması kullanılır.
Blockchain ile yapılabilen bazı işler şunlardır; Para transferleri, dijital kimlik işleri,
kayıt/saklama, akıllı sözleşme, doğrulama, şifreleme, rehin, menkul/gayrimenkul,
belge, e-devlet, noter, oy verme, müşteri tanıma, devir/temlik, takip, ihale, tevsik,
denetleme, insan kaynakları, referans, tedarik zinciri, ithalat, ihracat, sermaye
hareketleri, finansman, bağış toplama, sendikasyon, sigorta, telif, askeri emir ve
komuta ve benzeri işlerdir.
Blockchain bazı avantaj ve faydaları şunlardır; güvenlidir, hızlıdır, duraksamaz,
bozulmaz, kaybolmaz, erişim sorunu olmaz, bir merkeze bağlı değildir, her bilgiyi
kaynağında doğrular, belgeleri kaynağında doğrular, işlem ve bilgileri geriye doğru
değişmeyecek biçimde saklar, ihtiyaç halinde doğrulama yapar, şeffaflık sağlar,
denetime izin verir, sahteciliği engeller, mükerrerliğe izin vermez, programlanmış
akıllı sözleşmeleri çalıştırır, programlanmış işlemleri yapar, siber saldırılara karşı
dirençlidir.
Ticaretin finansmanında kullanılmak üzere büyük potansiyele sahiptir.


Ticaretin finansmanın dijitalleşmesi ticari faaliyetlerin dijitalleşmesine bağlıdır.
Bunun birden değil, adım adım yapılması gerekir. Her ne kadar tam dijitalleşmek
birkaç yıl alacaksa da kurumların şimdiden hazırlıklara başlaması, adım atması
gerekir. Bunlar hayal değildir, bu yeni teknolojileri kullanan kişi ve kurumlar vardır.
Blockchain ile açılan akreditifler, para transferleri ve noterlik işlemleri vardır.
Sürdürülebilir Ticaret ve Ticaretin Finansmanı
ICC Bankacılık Komisyonu uluslararası ticaret ve teknolojideki gelişmeleri dikkate
alarak ticaretin finansmanının sürdürülebilirliğini stratejik planının içerisine
almıştır.
ICC Bankacılık Komisyonunun Sürdürülebilir Ticaret Çalışma grubu ticaretin
standartlar ile sürdürülmesi konusunda çalışmalar yapmakta ve şu soruyu
sormaktadır: Yaşadığımız gezegeni ve üzerinde yaşayanları nasıl koruyabiliriz, global
ekonomik büyümeyi nasıl sağlayabiliriz? Harriette Resnick Eş-Başkanı ve ICC
Bankacılık Komisyonu İcra Komitesinde görev yapan Ruediger Geis bu büyük soruya
cevap verirken Bankacılık Komisyonunun ticaretin finansmanına sürdürülebilir
standartlar getirerek gezegenin korunmasına katkıda bulunabileceğini ifade
etmektedir. Sürdürülebilir ticaretin finansmanı; çevreyi koruyan ve sosyal fayda
sağlayan ya da olumsuz çevre ve sosyal etkileri ve riskleri en aza indiren yöntemlerle
üretilen mal ve hizmetlerin finanse edilmesi şeklinde tanımlanmaktadır. ICC
Bankacılık Komisyonunun Sürdürülebilir Ticaretin Finansmanı Çalışma Grubunda
Ticari bankalar, Çokuluslu şirketler ve organizasyonların temsilcileri ile
sermayedarlar bulunmaktadır. Amacı; sürdürülebilir ticaretin finansmanı konusuna
standartlar, sertifikalar, sürdürülebilirlik ilişkili risk değerlendirmesi getirmek ve
eğitimle profesyoneller yetiştirmektir.
Sonuçta, son on yılda ticaretin finansmanı çok özel ve kısıtlı durumlardan bugün
%80’de fazla ticaretin akışına katkıda bulunan seviyelere geldi, bundan sonraki on
yılda teknolojinin katkısı ile çok daha hızlı, dönüşümcü, eskiyi kaldırıp yeniyi getiren,
yenilikçi ve global ekonomik büyümeye katkısı çok daha fazla olacaktır.
Bu yazı, ICC tarafından yayınlanan 2018 Anket ve Araştırma raporundaki bilgiler
esas alınarak hazırlanmıştır.
1
ICC Türkiye Bankacılık Komisyonu Başkanı
ICC URDG Task Force and Financial Crime Risk&Policy Group Member
ICC Paris Docdex Expert

1 https://iccwbo.org/about-us/partnerships/banking-and-finance-sponsorship-opportunities/icc-bankingcommission-global-survey/